Rize'den Fikralar
Fıkra
Bu sayfadaki fıkra ve resimler(çizgiler);
Nihat KASAPOĞLU'na aittir.
Hoş vakit geçirmeniz dileğiyle...
Çiftlik Çay Fabrikası Müdürlüğü
Bu sayfadaki fıkra ve resimler(çizgiler);
Nihat KASAPOĞLU'na aittir.
Hoş vakit geçirmeniz dileğiyle...
Çiftlik Çay Fabrikası Müdürlüğü
YÖRESEL FIKRALAR / Hazırlayan ve sunan; Nihat KASAPOĞLU
Fıkra; Nihat KASAPOĞLU'ndan alınmıştır.
Rize'de köyün birinde delinin biri komşu köyde hacı ziyaretine gider. Ziyaretine gittiği hacı deliye hacdan getirmiş olduğu şemsiyelerden bir tane takdim eder. Deli şemsiyeyi alır evine döner.
Şemsiyeyi çok seven deli yağmur güneş demeden şemsiyeyi başının üstünden eksik etmemektedir ancak şemsiyenin tepe kısmının bezi kesilip çıkarılmıştır.
Bu durumu gören komşularından bir tanesi şemsiyenin tepe kısmının bezini neden kesip çıkardın deyince ?
-Deli : öyle yapmasaydım gökyüzünü nereden görecektum cevabını verir.
Fıkra; Nihat KASAPOĞLU'ndan alınmıştır
AVCI, GENÇLİĞİNDEKİ AV MACERALARINI TORUNLARINA ABARTILI BİR ŞEKİLDE ANLATIYORDU. BİR ÖRDEK SÜRÜSÜNE DENK GELDİM.ATTIĞIMI VURUYOR, ÖRDEKLER PATIR PATIR DÖKÜLÜYORDU. HİÇ ARA VERMEDEN ATTIKÇA ATIYORDUM. BİR, BEŞ ON, YİRMİ DERKEN.. TORUNU SÖZE KARIŞIR; HİÇ FİŞEK KOMADUN TÜFEĞE DER.. DEDE EVLADUM FIRSAT VARMI Kİ ÖRDEK SÜRÜSÜ GEÇEYİ SENİ BEKLERMİ..
Karikatür : Nihat KASAPOĞLU
Fıkra; Nihat KASAPOĞLU'ndan alınmıştır.
Kolombo lakaplı deliye vatandaşın biri acımış olmalı ki, kışın üşümesin diye çok güzel bir kaşe palto almış.
İbrahim isimli diğer bir komşusu; ulan kolombo sen o paltoyu kollayamazsın oturup kalktığın yer belli değil, paltoya yazık edersin, gel o paltoyu benim şu montla değiştirelim der.
- Deli ; Kızgın bir şekilde kafasını sallayarak; ulan İbrahim bana bak, ben deliyim ha.. senin gibi hayvan değilim der.
Karikatür ; Nihat KASAPOĞLU
Karikatür ; Nihat KASAPOĞLU
Karikatür ; Nihat KASAPOĞLU
Fıkra; Nihat KASAPOĞLU'ndan alınmıştır.
1940’lı yıllarda Rize'nin bir köyünde oldukça cimri bir adam varmış. O kadar cimriymiş ki para vermeyeyim diye çocuklarını bile kendisi sünnet etmiş.
Bu adam hızar biçmek için Erzurum’a gurbete gitmiş. Gurbette çok para kazanmış ve köyüne dönmüş. O dönemlerde sıtma hastalığı yaygındır ve o da sıtmaya yakalanmıştır. Günlerce hastalıkla pençeleşir; bir türlü iyileşemez.
Yakınları, sana doktor getirelim şehirden; durumun hiç iyi değil, derler. Olanca heybetiyle itiraz eder adam:
- Olmaz doktor geturmayun! Taaa.. şehirden buraya gelecek, çok para alu benden; en eyisi siz benum ustumi ortun da ben eleyim! der..
Karikatür ; Nihat KASAPOĞLU
MEHMET KAZDAL'IN FIKRALARINI OKUMAK İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇ
> >Tıkla